Burun ameliyatlarını şu estetik ameliyatlarını şöyle yapıyoruz. Hasta ameliyattan yarım saat önce hastanede oluyor. Kan tahlilleri veriliyor. Anestezi uzmanı görüyor. Aç karna tabii gece on ikiden sonra bir şey yememiş oluyor. Bu ameliyatları mümkünse sabah erken saatlerde yapmak istiyoruz. Çünkü bütün gün takip etmek istiyoruz hastamızı. Ameliyat genelsizliği oluyor dediğim gibi uyuyor. Hiçbir canı, canı yanmıyor ameliyatta. Ya iğne falan bir şey görmüyor, yapmıyoruz dediğim gibi. Teknik açık teknik veya kapalı teknik iki yöntemimiz var. Iki yöntem de o hastamıza göre belirlenmiş oluyor önceden. Zaten biz bunu önceden hastayla hangisini yapacağımızı konuşuyoruz. Eğer açık yapacaksak burada küçük bir insizyon oluyor. Önce burnun açıp içini düzeltiyoruz. Bizim için en önemli şey nefes alma. Hep onu söylüyorum. Nefes almayan burun güzel olamaz, mümkün değil. Önce içindeki eğriliği, çünkü genelde içindeki problemler oluyor hastaların. Içindeki eğriliği, kıkırdağa, kemiği düzeltiyoruz. Burun etleri varsa, lazerle, radyo frekansla küçültüyoruz. Önce sağlam nefes alır hale getiriyoruz. Aynı zamanda bunun için yaparken içinden daha sonra dışında kullanmak üzere yedek parça ihtiyacımız var. Onlarda kıkırdaklar kendimize yetecek kadar gerekli malzemeleri alıyoruz. Bunun içindeki hastanın kendi kıkırdaklarını. Bunları ayırıyoruz. Sonra bunun için dikiyoruz. Dediğim gibi bir tampon koymadan tekrar bu sefer dışına geçiyoruz. Dışında ilk yapılacak şey kemer kısmı. Bu kemerde törpüleme eğer kemik yüksekse törpülemelerle başlıyoruz. Kemerde kıkırdak kısmında varsa buraya eksize ediyoruz. Yani fazla kıkırdağ alıyoruz. Burun genelde geniş oluyor estetik olan hastalarımızda. O burnu kemik kesileriyle burnun içinden tabii daraltıyoruz. Tekrar çatıyı piramit haline getiriyoruz. Daha sonra burun ucuna geçiyoruz. Burun ucunda da eğer aşağıdaysa düşükse bununla destekler koyuyoruz. Bu ameliyatları eğer düzgün yaparsanız daha sonra burun ucu düşmez. Bunun için de gerekli önlemleri almanız gerekiyor. Bunu o burun içinden çıkarttığımız kıkırdak parçalarını buraya destek koyuyoruz. Daha sonra dikiş teknikleriyle burnu şekillendiriyoruz. Eğer gerekirse yani burun yeterince yukarı gelmemesi yandan bakıldığında yeterince kalkmamışsa veya şekillendirmede eksiklerimiz varsa yine burun içinden aldığımız kıkırdaklarla destekler üstüne önüne koyarak bunu yeniden şekillendiriyoruz. Bu ameliyat yaklaşık bu kadar anlattığım süre yani iki iki buçuk saat kadar sürüyor. Sonra kendi eriyen dikişlerle burnu kapatıyoruz. Burunda hiçbir dikiş almıyoruz ameliyattan sonra. Yani ne sonrasında öncesi dikişleyişimiz olmuyor. Tampon koymuyoruz. Bunun dışında bir dediğimiz termal spin sıcaklığı eriyen bir alçı. Aslında alçı değil. Plastik bir malzeme. Bunu kullanıyoruz. O bunun dışındaki malzeme yedi gün kalıyor hastanın yüzünde. Yedi gün sonra o plastiği çıkartıyoruz. Ki çok kolay çıkıyor. Alkollü ıslanınca hemen çıkar o. Hani biz zorlama bir şey yok. Üç günde bantlar koyuyoruz. Yani hastanın burnunda estetik ameliyat sonrası on gün bir şeyler oluyor yüzünün dışında. Yani işten kalma süremiz işte bu on gündür. On gün ama bazı hastalarımız diyor ki ya ben temiz ofis ortamında çalışıyorum. Burnumdaki o alçı vesaire beni rahatsız etmez. O zaman hasta bir hafta sonra içine rahatlıkla dönebilir. Hastanın hastanede kalması gerekmez. Yani özellikle kalmak isteyen olursa tabii ki kalıyor ama tıbbi olarak hastayı sabah ameliyatı yapıp saat dört gibi evine göndermek istiyoruz. Hastanelerde hastanın kalmasını istemiyoruz. Enfeksiyon diğer nedenlerden dolayı. Bakımı tabii bazı trikleri var, önemli noktaları var. Buz koyması gerekiyor. Her saat on dakika, on beş dakika iki gün boyunca kırk sekiz saat gece gündüz buz koymasını istiyoruz ki çok morarmasın, çok şişmesin diye. Bunun içinde kremler, bunun dışında dikişleri iki çeşit kremimiz var. Bunun içinde deniz suyu yıkamalarımız oluyor. Antibiyotik ağrı kesici bu ameliyatlar şaşırtıcı olarak ağrılı ameliyatlar değildir bu estetikleri. Çok nadir hasta ihtiyacı olur. Ben tabii veriyorum ama gerekirse kullanın diye. Genelde bir tane kullanıyorlar ya hiç kullanmıyorlar. Ama diyorum ağrın sizinle olursa al lütfen diyorum. Antibiyotik genelde vermiyoruz ama hani sıkıntılı bir şey varsa revizyon vakası o zaman kullanıyoruz. Bir hafta içinde de hastaların genelde burundan nefes almaları açılıyor. Onuncu günden sonra da ufak tefek ödemler dışında bir sıkıntıları kalmıyor.